Düğün hazırlık süreci, çiftler için olduğu kadar aileler için de hassas bir dönemdir. Heyecan verici ve keyifli olduğu kadar yorucu da olabilen bu süreçte sinirler sık sık gerilebilir. Karşılaşılan sorunları aşmak için de hem çiftlere hem de ailelere bazı görevler düşüyor. Bu özel dönemde kalpler kırılmasın diye düğün öncesi aileler arasında yaşanacak sorunları çözüme kavuşturacak ipuçlarını sıraladık.
Çiftlere Düşen Görevler Neler?
Aileler arasında birçok nedenden dolayı problem çıkabilir. Kültürel ve ekonomik farklar, sürece müdahil olma durumu ve aileler arası rekabet gibi nedenler bunlardan sadece birkaçı… Bu sorunların aşılmasında, ailelerin ilk tanışmasından itibaren en büyük sorumluluk evlenecek çifte düşüyor. Problemi tespit etmek, çözümü için aileler arasında köprü olmak, olaylar büyümeden sakinleştirici bir rol üstlenmek ilk adımlar olabilir. İşte çiftlere düşen görevler:
Görmezden Gelmeyin
Düğün hazırlık sürecinde aynı anda birden fazla işle uğraşıyor olabilirsiniz. Evet, sizin düğününüz ve başka kimsenin sorunlarıyla ilgilenmek istemeyebilirsiniz. Ancak bu hassas dönemde eşlerinizin ailesini ve ailelerin birbirini pek iyi tanımadığını düşünerek hareket etmeli, ortaya çıkabilecek sorunları görmezden gelmemelisiniz.
Çünkü eşlerin aileleriyle ilgili sorunları çözmeye yanaşmamaları, sağlıklı ve uzun bir ilişki için doğru bir yaklaşım değil. Bu konuda bir denge kurmak adına süreç boyunca ailenizi gözlemleyebilir, onlarla konuşabilir, sorunlarına hassasiyet gösterebilirsiniz. Böylece sorunlar birikip patlak vermeden, çözüme ulaşmak için adımlar atabilirsiniz.
Aynı hassasiyeti, düğün hazırlıkları gibi yorucu bir süreçte birbirinize de göstermeniz önemli. Bu süreçte dikkat etmeniz gerekenleri şurada anlattık: Düğün Hazırlıkları Sırasında İlişkiniz Bozulmasın
Saygıyı Elden Bırakmayın
Heyecanlı, yorgun ve stresli olduğunuz bu dönemde aileler arasında yaşanan sorunlarla karşılaştığınızda sakinliğinizi ve saygılı tavrınızı korumanız önemli. Ailelerin yaşadığı veya sizin aileler ile anlaşmazlık yaşamanız durumunda aranızdaki jenerasyon farkının bilincinde olmalı ve olgun bir tavır sergilemeye çalışmalısınız.
Kimi zaman sorun neyin söylendiğinde değil nasıl söylendiğinde olabilir. Düğün süreci biter ama tavırlardan veya söylenen sözlerden dolayı oluşan kırgınlıklar ileride tamir edilemez sorunlar doğurabilir. Unutmayın, siz artık geniş bir aile oluyorsunuz ve karşınızdaki sizin için herhangi biri değil, bir aile üyesi.
Bu sorular da partnerinizle birbirinizi daha iyi tanımanızı sağlayacak: Evlenmeden Önce Sevgiliye Sorulacak Sorular
Hakem Değil, Arabulucu Olun
Aileleriniz birbirlerini, sizin eşinizle birbirinizi tanıdığınız kadar iyi tanımıyor olabilir ve bu nedenle sorunları aşarken önemli olan sizin sakinleştirici tavrınız olacaktır. Siz ne kadar olgun ve sağlam bir duruş sergilerseniz sorunların da o kadar az büyüyeceğinden emin olabilirsiniz.
Ortaya çıkan sorunda, aile üyelerinizi körü körüne savunmanız da doğru olmaz. Her iki tarafa da kulak verip buna göre tarafsız bir duruş sergilemeniz önemli. Burada kim haklı, kim haksız kaygısına düşmeden sorunu çözmeye odaklanmalısınız.
Küçük bir hatırlatma: Yaşanan herhangi bir sorunda özellikle de müstakbel eşinizle birbirinize “Senin annen şöyle dedi”, “Benim babam burada haklı” gibi itham edici ve ayrıştırıcı cümleler kurmanız, ikiniz arasında da sorun yaşanmasına neden olacaktır. Çünkü hiç kimse ailesinin eleştirilmesine kayıtsız kalamaz ve otomatik olarak savunmaya geçer. Böyle bir durumda objektif bir tutum sergilemek mümkün olmaz. Müstakbel eşinizin ailesinin, sizin de aileniz olduğunu kabullendiğinizi ona hissettirmeniz önemlidir.
Çünkü aileler arası sorunları önce müstakbel eşinizle kendi aranızda değerlendirmeniz ve ortak bir paydada buluşabilmeniz, iki taraf arasında başarılı bir arabuluculuk yapmanızı sağlayacaktır.
Düğün stresinden ilişkiniz etkilenmesin istiyorsanız şu yazımıza göz atmanızda fayda var: Fikir Ayrılıkları Sizi Ayırmasın
Sınırlar Koyun
Aileleriniz sizin mutluluğunuzu düşünerek düğün hazırlıklarına, sizin istediğinizden daha fazla müdahil olabilirler. Ancak bunun “fazla” olduğunu fark etmeyebilirler. Kendi isteklerini, zevklerini sizin düğününüzde gerçek kılmaya çalışabilirler.
Aile büyüklerinin fikirlerini alın, dilediğiniz konuda onlara danışın, tecrübelerinden ve zevklerinden faydalanın. Ancak bunun sizin düğününüz olduğunu ve tamamen sizin istek ve hayallerinize göre şekillenmesi gerektiğini en baştan onlarla konuşun. Mesela, eşinizin ailesi çok kalabalık bir davetli listesi ile gelirse paniğe kapılmayın. Önceliklerinizde, bütçenizden, düğün mekanının kapasitesinden bahsedip, yapıcı bir şekilde durumu izah edebilirsiniz. İki taraf da uzlaşmacı bir yol izlerse, tartışma ortadan kalkar.
Huzurlu bir düğün ve evlilik süreci için bazı konuları müstakbel eşinizle baştan konuşmanızda fayda var. Şu yazımız size fikir verebilir: Evlenmeden Önce Sevgilinle Mutlaka Konuşman Gereken 7 Konu
Görevler Verin
Düğün, bir iş bölümüdür. Bu nedenle, bu ağır yükün altına girmeden önce, hangi taraf hangi konuları kolaylıkla halledebilirse, tüm süreç sorunsuzca ilerleyecektir. Ayrıca herkesin görevleri belli olduğundan kimse kimsenin alanına girmeyecek ve ortaya çıkabilecek anlaşmazlıklar en aza inecektir. Gelin arabasının süslemesi görevi damadın kardeşindeyse, gelinin annesi bu konuda sorun yaratmayacaktır.
Görev dağılımı yaparken şu yazımız sana yardımcı olabilir: Düğün Sırasında Ailelere Düşen Görevler Nelerdir?
Aileler Sorunlara Nasıl Yaklaşmalı?
Evlilik hazırlıklarında yaşanan sorunların evlendikten sonra çiftlerin ve ailelerinin hayatında var olmaya devam etmemesi için o sorunların çözülmesi, sorunlarla ilgili duyguların bitirilmesi gerekir. Bu durumda ailelerin de dikkat etmesi gereken bazı noktalar bulunuyor. Bunlar neler mi? Hemen anlatalım:
Önyargıdan Uzak Durun
Aileler arasında kültürel ve ekonomik farklar bulunabilir. Ancak bu farklılıklara ilişkin önyargılarınızı yıkmalısınız. Tartışmalarda aşağılama, küçük görme, iğneleme, alay etme anlamına gelen sözler, jest ve mimikler, sorunu daha da büyüterek, önüne geçilemeyecek sorunlara yol açabilir. Bu nedenle konudan sapmadan, soruna odaklanarak, aradaki farklılıkları büyütmeden olgunlukla çözüm aramak, en sağlıklı iletişim yoludur. Konu çiftin mutluluğuysa önyargıların, egonun ve kibrin yersiz olduğunu kabul etmeniz gerekir.
Kendi İsteklerinizi Dayatmayın
Herkesin kendi zevkleri, hayalleri ve düşünceleri vardır, evet. Ama bunların çocuklarınızla örtüşmesini beklemek bencilce bir davranış olur. Düğün hazırlıkları sürecinde destek verirken ailelerin amacı, onların üzerinden yük almakken, özellikle ebeveynlerin kendi isteklerini dayatmaları, çocuklarının mutsuzluğuna yol açabilir.
Düğünde ev sahibi olabilirsiniz ama evlenecek olan çocuklarınız ve önemli olan onların tercihleridir. Onların istemediği ve sırf siz istediğiniz için kabul ettikleri her detay, keyifli olması gereken bu süreci sancılı ve stresli bir hale getirebilir. Bu nedenle kendi isteklerinizi, hayallerinizi ikinci plana atıp, önceliği evlenecek çiftin tercihlerine vermeniz daha doğru olacaktır.
Yapıcı Olun, Suçlamayın
İki farklı aile, iki farklı kültür… Elbette hazırlık sürecinde her konuda hemfikir olmanız mümkün olmayacak. Bu noktada itirazınızın olduğu her konuda suçlamada bulunmak yerine, yaptığınız eleştirinin yapıcı ve tavsiye niteliğinde olmasına dikkat etmelisiniz.
Eğer eleştirecek ya da tavsiyede bulunabileceğiniz bir durumla karşı karşıya kalırsanız bunu evlenecek olan çocuğunuzla konuşmanızda fayda var. Gelinin annesinin gelinlik hakkında fikir sunması normal karşılanabilir ama damadın annesinin, gelinlik hakkında yapacağı yorumlar, gelin adayının pek de duymak isteyeceği şeyler değildir.
Uzman Desteğinin Sağlayacağı Faydayı Göz Ardı Etmeyin
Eğer duygularınıza ve tepkilerinize hakim olmakta sorun yaşıyorsanız; size verebileceğimiz en iyi tavsiye bir uzman psikoloğun kapısını çalmak olacaktır. Bu durum hem size hem de çevrenize fayda sağlayacaktır.
Aslında yaşanan her sorun, ailelerin birbirini tanımasına katkı sağlayacak bir fırsattır. Önemli olan bu sorunların ileride onarılamayacak hasarlar bırakmadan çözülmesidir. Unutmayın: Küçük sorunlarla karşılaşmamanız mümkün değildir ancak aksiliklerin ve kusurların çoğu düğün gecesinin mutluluğunda eriyip gidecektir!
