Düğününüzle ilgili neyi hayal ediyorsanız gerçekleştirmeye çalışın.
Nasıl tanıştınız?
Bundan 4 sene önce tanıştık. Aynı ofiste ve aynı katta çalışıyorduk.
Nasıl evlenme teklifi aldınız?
Sekiz kişilik arkadaş grubumuzla İtalya’ya gitmiştik. Akşam için planımız tüm gün gezip akşam önceden rezervasyon yaptırdığımız ve merakla beklediğimiz Alfredo’da akşam yemeği ve sonrasında şampanya alıp İspanyol merdivenlerine oturup gruptan iki arkadaşımızın 1. evlilik yıldönümlerini kutlamaktı. Yani en azından ben öyle sanıyordum! Yemekten sonra İspanyol merdivenleri çok kalabalık olduğundan Aşk Çeşmesi’ne yöneldik. Kendimize oturacak yer bulduk, ben hala yıldönümü kutlayacağımızı zannederken Emre birden bana dönüp “Dün çeşmeye para atarken dilediğin her şeyi gerçeğe çevirmek istiyorum. Benimle evlenir misin?” diyerek cebinden yüzük kutusunu çıkardı. O anda ben boyut değiştirmiştim zaten. Arkadaşlarımız video çekiyor, orada bulunan yaklaşık 150 turist fotoğraf makinalarıyla bana bakıyor ben ise yalnızca yüzümü kapatıp bağırıyordum. Evet demeyi 5 dakika sonra akıl edebilmiştim. Ömrümün sonuna kadar unutamayacağım bir geceydi.
Evlilik kararı aldıktan sonra nasıl bir hazırlık içerisine girdiniz, hazırlıklara ne zaman başladınız? Düğün öncesi hazırlıklarınız ne kadar sürdü?
Aşağı yukarı 6 ay kadar sürdü diyebilirim. Eylül’de nişanlandık ama nişandan önce zaten mekan araştırmalarına başlamıştık. Nişan’dan hemen sonra mekan gezmeye ve gelinlik randevularına başladık. Mekan konusunda 4-5 farklı yer gezdikten sonra aradığımızı bulduk.
Tüm süreçte en çok hoşunuza giden keyif aldığınız hazırlık aşaması hangisiydi?
Kesinlikle organizasyon aşaması! Tabi ki profesyonel olarak düğün organizasyonu şirketi ile çalıştık ama, en başından beri kendi gelin hamamım ve düğünümdeki küçük detaylarla kendim ilgilenmek istemiştim. Şeker büfesinden forekse, nikah hediyeliklerinden dilek ağacına kadar her bir detayla kendim ilgilendim. Kaç kere Eminönü’ne gittim sayamadım bile, ama sonuçta her şey tam istediğim gibi oldu.
Düğün mekanınıza nasıl karar verdiniz? Kararınızı verirken göz önünde bulundurduğunuz kriterler nelerdi?
Düğün mekanımız olan Limak Eurasia’yı daha önce kuzenimden duymuştum. Fakat lokasyon konusunda şüphelerim vardı, herkesin kolaylıkla ulaşamayacağını düşünmüştüm başta. Ama görüşmeye gittik ve otelden içeri girdiğim anda tüm olumsuz düşüncelerim yok oldu. Atmosfer, dekorasyon ve balo salonu inanılmazdı. Düğünümüzle ilgili, hiçbir aksama olmamalı dediğimiz 3 kriterimiz vardı; servisin aksamaması, müziğin iyi olması ve yemeklerin lezzeti. Şimdi bakıyorum da, gerçekten doğru bir karar vermişiz çünkü oteldeki tüm personel gerçekten profesyoneldi ve misafirlerimiz çok memnun ayrıldılar.
Gelinlik ve damatlığınızı nereden seçtiniz ve düğünden ne kadar önce satın aldınız?
Gelinlik için 4 yer gezdim. Zaten kafamdaki model aşağı yukarı
belliydi ama hiçbir hazır modelde tam aradığımı bulamadım. Çözüm
apaçık ortadaydı, kendimi daha önceden en yakın arkadaşımın da
gelinliğini tasarlayan Suna Abla ve Nil’in maharetli ellerine
bıraktım. Ekim sonunda provalara başladık, düğünden bir hafta önce
teslim aldım.
Damatlık içinse, düğünden 4 hafta önce Muzaffer Çaha’nın
Gümüşsuyu’ndaki mağazasına gittik. Emre ne istediğini biliyordu.
Denedi, beğendi, satın aldık ve çıktık.
Düğün günü unuttuğunuz, atladığınız bir şey oldu mu? Bu konuda ne tavsiye edersiniz?
Ben normalde çok programlı biri değilimdir. Fakat bu süreçte “Yapılacaklar Listesi” tutmanın ne kadar önemli olduğunu anladım. Kesinlikle bir ajanda edinin ve yapmanız gereken, yapmak istediğiniz her şeyi not alın. Hallettikçe de üzerine bir çizgi çekin. Hayatımda hiçbir çizgi beni bu kadar mutlu etmemişti.
Düğün günü veya hazırlıklarınız esnasında başınıza gelen komik bir olay var mı?
Gelin Hamamı oldukça komik sahnelerle dolu oldu. 30 kişilik bir kadın grubuyla 4 saat boyunca yiyip içip eğlendik. En son hatırladığım, göbek taşının üzerinde elimde zillerle oynarken, SPA’daki Taylandlı ve Çinli kadınların beni videoya çekmesi ve oryantal figürlerini taklit etmeleriydi.
Balayınızı nerede geçirdiniz?
Balayı için Samui adasını tercih ettik. Yeni yeni adı duyulan, inanılmaz hereketli, gece hayatının ve dünya mutfaklarının çok başarılı olduğu bir ada. Çok stresli geçen 6-7 ay sonunda, Ocak ayında bir hafta denize girip güneşlenmek ve bronz dönmek çok güzeldi. Samui’yi herkese tavsiye ederim.
Son olarak Düğün.com Çiftlerine tavsiyeleriniz nelerdir?
Gelin adaylarına tavsiyem, sakin olmaları. Bu gün sizin gününüz, hiçbir pürüzün bu mutluluğu bozmasına izin vermeyin. Daha sonra düğünde yaşadıklarınızı “hatırlamaya” çalışın. Düğününüzle ilgili neyi hayal ediyorsanız gerçekleştirmeye çalışın. Ertelemeyin, sınırlarınızı zorlayın.