Tamam, düğün bizim işimiz ama bu sefer eğlenme sırası bizdeydi. Düğün.com TV'nin yönetmeni, sevgili ekip arkadaşımız Hakan Cigaoğlu, Düğün.com ailesinin çok eğlendiği bir düğünle evlendi. Bol bol dans edildi, yenildi, içildi...O günden hatıra onlarca güzel fotoğraf ofisteki masalarımızda yerini aldı. Hakan ve Yonca'nın keyifli düğün hikayelerini konuştuk. Kaçırmayın!
Nasıl tanıştınız, ilk karşılaşmanız nasıl oldu?
Yonca: Kadıköy'de bir mekanda oldu ilk karşılaşmamız. Hakan’ın doğum günü olan bir 1 Kasım akşamıydı ve ufak bir arkadaş ortamında kutlama yapılıyordu.
Hakan: Halbuki biz farkında olmasak da yalnızca benim için yeni bir yaşa değil yeni bir hayata geçişin kutlamasıymış ikimiz için de...
Şu meşhur evlenme teklifi maceranızı anlatır mısınız? Belki damat adaylarına ilham olur!
Hakan: Evlenme teklifi -o zaman pek bilincinde olmasam da- devamı söz, nişan, kına ve düğünle gelecek olan büyük organizasyonlar serisinin ilk etabıydı benim adıma.
Yonca’ya çok yakın bir arkadaşımın tanıtım filmi çekeceğini ve bu çekimde rol almamı istediğini yaklaşık iki ay öncesinden söyledim. Zaman içerisinde bu çekim için figüran olarak birkaç kişiye daha ihtiyacımız olduğunu, arkadaşlarımı çağıracağımı söyledim. Hatta o gün yaklaşınca yeterli sayıda figüran bulamadığımız için kendisinden de arkadaşlarını davet etmesini istedim. Böylelikle o kalabalık arkadaş ortamını görünce şüphelenmeyecekti. Çekim günü geldi çattı... Başrolü ‘sözde’ benimle birlikte üstlenecek olan kadın oyuncunun son anda işi çıktı ve gelemedi. Hummalı biçimde bu rolü oynamayı kabul etmesi için Yonca’yı ikna etme çabalarına başlandı...
Yonca: Sabah evden çıkarken annem o günün farklı bir gün olduğunu hissetse de, ben o kadar insanın orada olmasına anlam verememiştim. O gün yapılan, söylenen hiçbir şeyi anlamlandıramıyordum. Ve çekimler başladı. Elimize verilen senaryoyu defalarca tekrar ettik.
Düğün hazırlıklarınız ne kadar sürdü?
Hakan: Hazırlık sürecimiz yani evlilik teklifindeki evet ile nikahtaki evet arasında miladi takvime göre 13 ay ama bize göre tam 13 yıl sürdü!
Düğün mekanınıza nasıl karar verdiniz? Gelmeye çalışırken Düğün.com ekibinden kaybolanlar oldu ama değdi!
Hakan: Düğün mekanı için ikimiz de yaratıcılığımızı kullanarak farklılığı yakalayabileceğimiz ve kafamızdaki temayı ortaya koyabileceğimiz bir mekan olsun istedik. Bu sebeple şehir merkezine biraz uzak olsa da düşlerimize yakın olan ‘Aşk’ın Bahçesi’ni tercih ettik.
Düğün organizasyon detaylarınızı nasıl tasarladınız? Düğün temanız gerçekten eksiksizdi!
Yonca: Düğünün rengi fuşyaydı, konseptimiz ise daha önce Düğün.com'da okuduğumuzda ilgimizi çeken Sinema Temalı Düğünler yazısıydı. Hakan’ın mesleği ve benim de hobim olması bizi bu ortak temada buluşturdu. Bu temanın ortaya çıkabilmesi adına düğün sürecinde bir organizasyon firması gibi çalıştık adeta J Party City Göztepe mağazası bu konuda bir çok açıdan kurtarıcımız oldu.
Hem İstanbul’u hem interneti karış karış gezerek temamıza uygun materyalleri topladık. Hatta bazılarını kendimiz yaptık. Sonuçta popcorn arabasından, alaska frigoya, kırmızı halıdan DVD davetiyeye ‘sinema’ denilince akla gelen neredeyse tüm detaylar düğünümüzde mevcuttu...
Ayrıca barkovizyon gösterimimizi hem düğünümüzün temasına hem de düğün mekanına tam uygun olacak biçimde bizimfilmimiz.com ekibi tasarladı. Kır düğünü olması sebebi ile ‘Hayat Ağacı’ isimli albüm uyarlandı ve tüm davetlilerimiz biz çıkmadan hemen önce kısa bir yazlık sinema keyfi yaşadılar.
Düğün fotoğraflarınız için kimlerle çalıştınız?
Yonca: Fotoğraf ve video çekimleri için 4 farklı firmayla anlaştık. Düğün hikayesi için kuaförden ilk dansımıza kadar yanımda Wed34 ekibinden Ozan ve Onur vardı. Ayrıca Bosphoro ekibi düğün öncesi mekanda bizimleydi. Video çekimleri için ise Weddiographer ekibinden Nilüfer ve Tarkan düğün süresince kayıttalardı. Son olarak tüm düğün süresince düğün-fotografçısı.com ekibi ailelerimizle ve dostlarımızla ortaya çıkan tüm mutlu anlarımızı ölümsüzleştirdiler.
Yonca gelinliğini nerede diktirdin, ne kadar sürdü hazırlanması?
Yonca: Gelinliğimi Düğün.com aracılığı ile tanıştığım Ceyda Houte Couture'da diktirdim. Ceyda sayesinde hayal ettiğimin de ötesinde bir gelinliğe sahip oldum. Model olarak kır düğününe uygun olacağını düşündüğüm eteği uçuş uçuş, straplez, dantel detaylarla işlenmiş sade ama bir o kadar da kabarık bir gelinlikti diyebilirim. Provalara 4 ay önce başladım ve bunun avantajı olarak düğüne 1 ay kala gelinliğim tamamen hazırdı.
Biz Düğün.com kadınları olarak saçına bayıldık! Sade ama bir o kadar da muhteşemdi. Kimin elinden çıktı?
Yonca: Prova sürecinden düğün gününe kadar işimihep kolaylaştırmak için çabalayan bir ekiple çalıştım. Hayalimdeki gelin saçı modelini birebir uygulayan ve bana sürekli anlayış ve özveriyle yaklaşan, özellikle Fatih'e ve tüm Diba Etiler Kuaför personeline teşekkür borçluyum.
Hakan ya sen? Damatlığının içinde en az Yonca kadar şıktın!
Hakan: Damatlığı Marcel Butik Nişantaşı'nda diktirdim. Ben beğen, dene, al, çık modeline alışkın olduğum için ilk kez dikim takım elbise yaptıracağımdan bu süreç biraz gözümü korkutuyordu açıkçası. İlk provaya gittiğimizde kafamızda net bir karar yoktu; fakat birbirinden etkileyici onlarca kumaşın büyüsü ve profesyonellerin tavsiyeleriyle çok kısa sürede çok şık ve rahat bir damatlık sahibi oldum.
Davetiyeniz ve anı hediyeniz herkesi çok şaşırttı! Sanıyorum herkes benim gibi saklıyordur. Biraz bahsetsenize...
Hakan: Sinema konseptli bir düğüne uygun olarak davetiyemizi DVD kutusunda gönderdik. Ön ve arka kapağında davetiyelerde yer alan standart tüm bilgiler yer alıyordu ve ayrıca DVD içerisinde bizimfilmimiz.com ekibinin hazırlamış olduğu harika bir görüntülü davetiye vardı. Bu düğünümüz hakkında ilk ipucuydu aslında davetlilerimiz için...
Yonca: Aynı şekilde nikah anısı olarak Ayşegül Evleniyor firmasının yetenekleriyle ortaya çıkan fikirle fuşya renkli mini popcorn kutusunda patlamış mısırlar sunduk konuklarımıza.
Düğün.com ekibi olarak biz düğünde çok eğlendik! Sırrı neydi bunun?
Hakan: DJ konusunda çok hassastık. Çünkü o gece bittikten sonra insanların "eğlenceli düğündü" diye akıllarında kalmanın sırrı müzikten geçiyordu, biz de bunun farkındaydık. İlk dans müziğimizi konseptimize uygun olarak Parliament Sinema Kulübü ile özdeşleşen Karla Bonoff – All My Life parçası olarak seçtik. Aynı şekilde konsepte uygun olarak bir süre Yeşilçam müzikleri ve 80’ler 90’lar çalmasını istedik. Gerisini tamamen DJ Cem Makum'a teslim ettik. Kendisi düğün öncesi güvenimizi kazanıp düğün sonrasında da bu güvenimizi boşa çıkartmayarak bize ve tüm davetlilerimize çok keyifli anlar yaşattı.
Düğünün en komik anı neydi sizce? Benim aklıma gelen bir an var açıkçası!
Hakan: Tüm davetlilerimize göre komik bana göre ise trajikomik bir olay yaşandı. Nikah memuru Yonca‘ya benimle evlenmeyi kabul edip etmediğini sorarken ismimi yanlış söyleyerek Hasan Bey ile evlenmeyi kabul ediyor musunuz? Diye sordu. Tabi o romantik an kahkahalarla farklı bir boyuta taşınmış oldu.
Sizi en çok şaşırtan, unutamayacağınız an neydi?
Yonca: Düğünün en özel ve vurucu anlarından birisi ilginçtir ki bizden habersiz olarak planlanmış. Çoğunluğunu Hakan’ın tribünden arkadaşlarının oluşturduğu bir grubun, hazırlamış oldukları esprili ve bize özel pankartları ilk dansımızı henüz tamamlamış ve masa gezme seromonisine geçecek iken bir anda son ses bir Galatasaray marşı eşliğinde açması ile adeta şok olduk.
Hakan: Ayrıca gecenin sonunda hem Yonca’ya hem de benim elime ikişer tane meşale tutuşturarak bizi masanın üzerine çıkartmaları da unutamayacağımız bir anı olarak kalacak daima.
Bir gelenektir, her düğünde bir şey unutulur. Siz neyi unuttunuz?
Yonca: Neyi unuttuğumuzu bile unuttuk. İlginç bir anı paylaşalım o günden. Nikahın kıyılmasına 10 dakika kala Hakan’ın nikah şahidinin orada olmadığını öğrendik.
Hakan: Evet, o an stresin doruk noktasında bunu öğrenmek düğüne 1-0 yenilgiyle başlamak oldu adeta; fakat hızlı biçimde toparlanarak maçı kazanmayı bildik.
Bu tecrübelerden sonra Düğün.com Çiftlerine ne önerirsiniz?
Yonca: Planlı olmalarını, son dakikaya hiçbir şey bırakmamalarını, o günün bir defa yaşandığını unutmamalarını, dış etkenlere ve detaylara çok takılmamalarını ve gerçek anlamda ne olursa olsun olabildiğince tadını çıkartmalarını öneririz.
Peki, düğün alanında çalışan firmalara, sizden sonraki çiftler için önerirsiniz?
Yonca: Açık ve dürüst olmalarını özellikle öneriyoruz. Karşılarındaki çiftin bu günü bir daha yaşayamayacağının bilincinde ve sorumluluğunda olmalarını öneriyoruz.
Ve dört gözle beklediğinizi bildiğim balayı! Nasıl geçti?
Hakan: Kuşadası’nın doğal ortamında yer alan Ömer Resort Shark Otel’de balayımızı yaptık. Düğünden önceki ciddi yoğun ve yorgun süreçten sonra kuş seslerinin huzuruna teslim ettik kendimizi.
Yonca ve Hakan: Bu filmde bizlerle rol alan herkese tüm yüreğimizle teşekkür ederiz...
