"Hayatta bir kez tecrübe edilebilecek bir şey oldu ve gözlerimi açıp da kendimi aynada gördüğümde ağlamaya başladım. Gelinliğime, ilk gördüğüm anda aşık oldum. Herkesin hep söylediği gibi gerçekten sizin olacak gelinliği gördüğünüzde ya da giydiğinizde anlıyorsunuz."
Nasıl tanıştınız?
İş hayatında tanışıp çok yakın arkadaş olduk. Sonrasında ilerleyen dostluğumuz bizi bugünlere getirdi.
Evlenme teklifi nasıl bir anda geldi?
Klasik bir akşam yemeği teklifi olmadı. Doğum günümün sabahında ettiğimiz kahvaltıdan sonra çok güzel bir konuşmayla geldi evlenme teklifi. Çok karmaşık duygular yaşadığımı ve o saniyeden başlayarak bütün gün duraklayarak ağladığımı hatırlıyorum. Aynı akşam arkadaşlarımızla bir araya gelecektik zaten bu vesileyle çifte kutlama yapmış olduk.
Peki ya "Evet!" dedikten sonra...
Toplamda üç ay içerisinde evimizi düzenlemiş ve diğer tüm detayları halletmiştik. Zaman planı doğru yapıldığı takdirde daha kısa sürelerde dahi evlenilebileceğini yakın arkadaşlarımdan biliyorum. Neredeyse bütün arkadaşlarım arasında en son ben evlendiğim için tüm süreçlerde hepsi bana ayrı ayrı çok destek oldu.
Hazırlıklar sürerken aklınızda kalan anlar nelerdi?
En duygusal an, gelinliğimi gözyaşları içinde bulduğum andı. En yakın üç arkadaşımın bana özel düzenledikleri sürpriz bekarlığa veda hamamı ise beni çok mutlu etmişti. Hiç bir soru sormama izin vermeden bütün günü çok titiz bir organizasyonla hazırlamışlardı.
Düğün mekanını nasıl seçtiniz?
Düğünü yapmamız için mekan önerisi, ailecek yemek yediğimiz bir akşam, sürekli gittiğimiz Uzunya’nın çok sevdiğim sahiplerinden geldi. Doğasına aşık olduğum, benim için özel olan ve gelen herkesi büyüleyen bir yerde evlendik.
Düğün organizasyonunuz ile ilgili detaylar hakkında neler söylemek istersiniz?
Düğün organizasyonu için Mrs. Zeynep Eyüboğlu sayesinde tanıştığım La Lumiere Events’den Eser ve Merve benim şanslarım oldu. Kafamdaki her şeyi çok iyi anladılar ve birlikte çok güzel bir uyum yakaladık. Mekan bütün standartların ötesinde farklı bir yer olduğu için masa örtülerinin bile benim için özel olarak dikilmesi gerekti. Dekorasyon özellikle mekanla bütünlük içerisindeydi, tüm davetliler tarafından taktirle karşılandı. Daha önceden bu tarz bir organizasyona ev sahipliği yapmamış olmasına karşın bir dediğimi iki etmeyen mekan sahipleri 420 kişilik düğünün altından hiç bir aksaklık olmadan kalktı. Menüyü oluşturma, misafirlerin konumu, sahne ve masa yerleşimini dahi hep birlikte gerçekleştirdik. Bunun dışında ışık ve ses sistemini kendisine çok güvendiğim kuzenimin de arkadaşı olan Plus Production’ın sahibi Ulaş Eroğlu’na emanet ettik. Sayesinde hayatımızda en çok eğlendiğimiz geceyi geçirebildik. Nikah öncesi kareler Belin Rodikli, mekandaki tüm çekimlerimiz ve video işleri ise ByFoto’dan Elvan Hanım ve Derya Bey tarafından gerçekleştirildi. Tüm süreçte herkes birbiriyle uyum ve keyif içerisinde çalıştı. Hepsine yeniden buradan teşekkür etmek isterim.
Peki davetiye ve nikah şekeri gibi tasarıma dayalı ürünler...
Davetiye, masa numaraları ve masa kartları için hayalimdeki sadeliği el çiçeğim de olan şakayık çizimi ile birlikte grafik tasarımcısı canım arkadaşım Selen Ataç ve Mrs. –talented- Eyüboğlu benim için tasarladı. Gelinlik askısı da Zeynep’in bana hediyesiydi. Bütün süreçte bana çok destek oldular, onlara buradan yeniden teşekkür etmek isterim. Nikah şekeri yerine WWF’ye davetlilerimiz adına bağış yaparak, doğada özgürce yaşamaya devam edebilmeleri için orfoz ve deniz kaplumbağalarını evlat edindik. Deniz konsepti ile birlikte çok içime sinen bir detay oldu.
Gelelim gelinlik ve damatlığa... Gelinliğinizle karşılaştığınız anı anlatın biraz.
Gelinlik Pronovias’tan, damatlık Beymen’den seçildi. Eşim ilk günden itibaren beyaz smokin ceketi giymek istiyordu, onun için seçimimiz oldukça rahat oldu. Benim için ise süreç biraz uzundu, istediğim gelinliği bir türlü bulamıyordum. Sipariş vermemiz gereken son günlere geldiğimiz için pek de içime sinmeyen bir modeli düğün tarihine yetişmesi için sipariş etmek üzere Nişantaşı Pronovias’a gittim. Bütün süreçte bana destek veren ve kafamdakini az çok bilen Pronovias’tan Sema Hanım tam bana göre bir gelinliğin dün geldiğini, siparişten önce denetmek istediğini söyledi ve gözlerim kapalı giydirdi gelinliği. Hayatta bir kez tecrübe edilebilecek bir şey oldu ve gözlerimi açıp da kendimi aynada gördüğümde ağlamaya başladım. Gelinliğime ilk gördüğüm anda aşık oldum. Herkesin hep söylediği gibi gerçekten sizin olacak gelinliği gördüğünüzde ya da giydiğinizde anlıyorsunuz.
Gelin hanımdan inciler...
-
Gelinin unuttuğu: Çok istediğim halde evlenirken duvağı yüzüme kapatmayı unuttuğumu gecenin sonunda fark ettim.
Gelinin sürprizi: Eşimin, imzalar atılmadan hemen önce Kenan Doğulu’nun “Kandırdım” şarkısını çaldırması benim için sürpriz oldu.
Gelinin heyecanı: Bir gece önce heyecandan hiç uyuyamamış olmama rağmen sevdiklerimizin enerjisi tüm gün bizimle olduğu için, her şey su gibi akıp geçti.
-
Gelinin tavsiyesi: Düğün sadece 1 gün ve 1 gece, hiç bir anın tekrarı yok bunu unutmadan her dakikasından keyif almak lazım!
Balayı için bir hayaliniz var mıydı?
Balayımızı Maldivler Constance Halaveli Resort'ta geçirdik. Maldivler hangi ay evlenirsek evlenelim eşimin en çok istediği yerdi. Yakın arkadaşlarımız orada balayı yaptıkları için hiç düşünmeden aynı otele gittik ve biz de çok memnun kaldık.
