Arjantin & Patagonya

Arjantin nerede dersen, Güney Amerika Kıtası’nın güney kısmında yer aldığını söyleyerek başlayalım.

Arjantin’in resmi dili İspanyolca. İngilizce yoğun olarak genç nüfus tarafından konuşuluyor.

Ülkenin başkenti Buenos Aires, Avrupa şehirlerini anımsatan mimariye sahip bir şehir. Uzun yıllar gelişmiş bir ekonomiye sahip olması sebebiyle şehirde görülecek çok sayıda yer var. Müzeler, sanat galerileri ilk tanışma için yeterli heyecanı verecektir. Şehri dolaşırken butik dükkanlardan hoş ürünler alabilirsiniz.

Buenos Aires’in film setini andıran renkli sokaklarında kendinizi tango yaparken bulabilirsiniz. Arjantin’in San Telmo bölgesinin tarihi yerlerin merkezi olduğunu söyleyebiliriz. Kuzeydeki Salta şehrinde ise kolonyal mimarinin en güzel örnekleri görülebilir. Ülkede yer alan Iguazu Şelaleleri ise nefes kesici bir manzaraya sahip.

Patagonya ve Arjantin’de yemek denilince ilk akla gelen şey et. Dünyanın en büyük otlaklarına sahip olduğu söylenen Arjantin’in et konusunda bir şöhreti var. Asado denilen et Arjantin’in meşhur yemeklerinin başında geliyor. Et olur da şarap olmaz mı? Geniş bağ alanlarına sahip Arjantin’in iddialı şarapları var. Cabarnet Sauvignon, Pino Noir, Tempranillo ülkenin ünlü şaraplarından. Arjantin’in Mendoza bölgesine geçip ünlü şarapların yapıldığı üzüm bağlarını gezebilirsiniz.

Arjantin Patagonya turunu tercih edip, Arjantin gezinizi tamamladıktan sonra rotanızı Patagonya’ya çevirebilirsiniz. Patagonya neresi diye soranlar için Güney Amerika’nın güney ucunda yer alan, çoğu Arjantin, birazı da Şili topraklarına bölgeyi işaret edebiliriz. Yani Patagonya bir ülke değil, iki ülkenin topraklarından oluşan bir bölge.

Patagonya’da yer alan Arjantin Ushuaia şehri, dünyanın güneydeki en son şehri olarak biliniyor ve bu nedenle “dünyanın sonu” ismiyle anılıyor. Güney kutbuna yakınlığı nedeniyle bölgede büyük buzul alanları bulunuyor. Bunlardan en ünlüsü El Calafate bölgesindeki ünlü Perito Moreno Buzulu’nu programınıza ekleyebilirsiniz. Ayrıca ülkedeki Ulusal Buzul Parkı’nı da ziyaret edebilirsiniz.

Arjantin Patagonyası’nda kutuplardan sonra dünyadaki ikinci büyük penguen kolonisine denk gelebilirsiniz. Aynı zamanda denizde cambazlıklar yapan yunusları doğal yaşam alanlarında görebilirsiniz. Bunun için sizin için doğru adres Arjantin Patagonyası’ndaki Valdes Yarımadası.

Arjantin ve Patagonya’ya Nasıl Gidilir?

Arjantin seyahati için Türkiye’den Bounes Aires’teki Ministro Pistrani Uluslararası Havalimanı’na direkt uçuş yapılıyor. Patagonya ‘ya ise Bounes Aires’ten uçakla, otobüsle ya da araç kiralayarak ulaşmak mümkün. Türkiye Arjantin arası kaç saat dersen Bounes Aires’e direkt uçuşların 18 saat sürdüğünü söyleyelim.

En Yakın Havalimanı: Ministro Pistrani Uluslararası Havalimanı ve El Calafate Uluslararası Havalimanı

Ülke:Arjantin, Şili

Vize: 90 güne kadar vize gerekmiyor

Arjantin ve Patagonya’ya Ne Zaman Gidilir?

Arjantin ve Patagonya kış aylarında oldukça soğuk olduğu için bölgeye gitmek için en uygun dönem, kasım-mart aylarında yaşanan yaz dönemi diyebiliriz. Ancak özellikle Bounes Aires’in ocak aylarında çok sıcak olduğunu da söyleyelim.

Arjantin ve Patagonya’da Ne Yapılır?

Eşinle birlikte Arjantin sokaklarında tango gösterilerine denk gelebilir, Patagonya’da balina göçüne şahitlik edebilirsin. Patagonya ve Arjantin gezilecek yerler açısından zengin ve bizim de programına dahil edebileceğin birkaç önerimiz var:

El Caminito Sokaklarında Yürüyüş Yapmak: Arjantin denilince akla ilk gelen şeylerden biri tango. Sen de eşinle birlikte, renkli evleriyle ünlü La Boca’nın, El Caminito sokaklarında yürüyüşe çıkabilirsin. Burada sokak dansçılarından nefis tango gösterileri izleyebilir ve workshoplara katılabilirsin.

Bounes Aires Dikilitaşı’nı Görmek: Başkent Buenos Aires’te bulunan, anıt niteliğindeki dikilitaş, Arjantin’in 400’üncü kuruluş yıldönümüne istinaden yapılmış. Arjantin’e kadar gitmişken şehrin sembollerinden biri olan bu yapıyı görebilirsiniz.

Mar del Plata’da Yüzmek: Arjantin turistik yerleri arasında bulunan Mar del Plata, denizin ve güneşin tadını çıkarabileceğiniz plajlara sahip. Plajdan biraz uzaklaşmak isterseniz Manul Fangie Müzesi’ne ve Mar del Plata Akvaryumu’na hiç de uzak değilsiniz.

Balina Göçünü İzlemek: Patagonya’daki turistik merkezlerden Puetro Madryn bir plaj kasabası. Bu kasabanın sahillerinde haziran ve aralık ayları arasında göç eden balinaları izlemeniz mümkün.

Iguazu Şelalerini Görmek: Arjantin’in doğal harikalarından olan ve üzerinde bulunduğu Iguazu Nehri’nden adını alan şelaleler, nefes kesen bir manzaraya sahip.

Calafate Meyvesi’ni Tatmak: Rivayete göre, Patagonya’daki El Calafate şehrine de ismini veren meyveden yiyen, bölgeye geri dönmeden yapamazmış. Efsane sizin için gerçek olur mu bilemeyiz ama en azından meyvenin tadına bakabilirsiniz. Kim bilir, belki yine gidersiniz!